Cuma, Nisan 20, 2007

eylül akşamı..

eylül akşamı
hiçbir neden yokken, ya da biz bilmezken tepemiz atmış...
ve konuşmuşuzdur.
onca neden varken ve tam sırası gelmişken hiç bir şey yapmamış ve susmuşuzdur.
aynı anda aynı sessiz geceye doğru içim sıkılıyor demişizdir.
aynı sabaha uyanırken kim bilir aynı düşü görmüşüzdür. olamaz mı? olabilir.
onca yıl sen burada
onca yıl ben burada
yollarımız hiç kesişmemiş
şu eylül akşamı dışında
belki benim kağıt param, bir şekilde, döne dolaşa senin cebine girmiştir.
belki aynı posta kutusuna değişik zamanlarda da olsa, birkaç mektup atmışızdır.
ayın karpuz dilimi gibi batışını izlemişizdir deniz kıyısında.
aynı köşeye oturmuşuzdur köhnede belki birkaç gün arayla olamaz mı? olabilir.
onca yıl sen burada
onca yıl ben burada
yollarımız hiç kesişmemiş şu eylül akşamı dışında
bostancı dolmuş kuyruğunda sen başta ben en sonda öylece beklemişizdir.
sabah 7.30 vapuruna sen koşa koşa yetişirken, ben yürüdüğümden kaçırmışımdır.
aynı anda başka insanlara, seni seviyorum demişizdir.
mutlak güven duygusuyla, başımızı başka omuzlara dayamışızdır olamaz mı? olabilir.
onca yıl sen burada
onca yıl ben burada
yollarımız hiç kesişmemiş
şu eylül akşamı dışında

bülent ortaçgil

Hiç yorum yok: